Okunmayan içerikler yazmaktan kaçınmanın 5 yolu


Yazan: James Parsons

Çeviren: Alp Cenk Arslan

Kendi siteniz veya başkalarının blogları için herhangi bir içerik yazdığınızda, en iyi kaliteyi yakalamak istersiniz. Orijinal olamazsanız en iyi içerikler bile karanlığa gömülmeye mahkumdur. Size iyi bir pazarlama kılavuzu hazırlayabilirdim, ancak etrafta yüzlerce kılavuz varken benimkisi ilgi çeker miydi?

İçeriğinizin görünür olmasını nasıl sağlayabilirsiniz? Hak ettiği ilgiyi görüp, yolun dışına itilmesine nasıl engel olabilirsiniz? Hayatta hiçbir şeyin garantisi yok, ancak tabi ki işleri kendi faydanıza döndürecek yollar bulabilirsiniz.

 

  1. Rekabetçi araştırma

Pazarlama gibi içeriği zengin bir alanda henüz keşfedilmemiş bir konu bulmak elbette zordur. Ölçeğinizi daraltmalı ve bugüne kadar yeterince ilgi görmemiş konuları öne çıkarmalısınız. Aklınıza bir konu geldiğinde, onun hakkında daha önce nelerin yazıldığını araştırmalısınız.Bugüne kadar üretilmiş tonlarca kaliteli içerik mi var? Öyleyse bu konu, üzerine yazı yazmak için kötü bir seçim olur. Seçtiğiniz konu hakkında iyi makaleler üretilmiş, ancak tarihleri geçmişse bu sizin için iyi bir fırsat olabilir. Eğer az sayıda kaliteli içerik varsa, konuya farklı bir açıdan yaklaşarak ilgiyi kolayca kazanabilirsiniz.Eğer var olan içerik çok derinse, biraz daha yüzeysel bakmaya çalışın. Eğer yüzeyselse, daha da derine inin. Düşünürken sınırlarınızı aşın. Konunuza yeni bir bakış açısıyla yaklaşın.

 

  1. Konu düşünmek

Her konu fikri bir araştırma sonucu ortaya çıkar. Günümüzde insanların internette içeriğe erişmeleri internet araştırması yapmalarının bir sonucu. Eğer kimse araştırmazsa, içeriğinizin ne kadar kaliteli olduğunun bir önemi yoktur. Çünkü kimse onu araştırmayacaktır. İnsanların sorularının cevaplanmasını istedikleri yerlere başvurun. Hangi problemler yüzünden cevap bulamıyorlar? Onlara yüksek kaliteli yanıtlar götürün.İnsanlar genellikle bilgi edinmek için internette araştırma yapıyorlar. İnsanların yanıt aradıkları konuları araştırın. Böylelikle daha fazla ilgi toplayacaksınız.

 

  1. Paylaşım kalitesi ve uzunluğu

Google sıralamaları içerik kalitesine göre oluşmaktadır. Bunun için online içerik metinlerinin kalitesini yorumlayabilecek ve analiz edebilecek algoritmalar üretildi. Google algoritması oldukça sofistike bir hale geldi. Kısa, ucuz ve vasat içerikler fazla ön plana çıkamıyor. İçeriğinizi oluşturmak için zaman ve emek harcayın. Kaynak belirtin, araştırma yapın, veri analizi yapın ve içeriğinizi önemli hale getirin. Kelime sayımını ve klavye meselelerini dert etmeyin. Bir değer üretmek için yazmalısınız. İçeriğiniz bir şaheser olduğunda, zaten doğal olarak öne çıkacaktır.

 

  1. Paylaşım miktarı

Geçtiğimiz yıllarda, öne çıkabilmek için yüzlerce ve binlerce makale yazmak bir pazarlama taktiği olarak görülüyordu. Google bu tekniğe bir son verdi. Artık az ama öz içerikler çok daha iyi olarak kabul ediliyor. Büyük isimli bloglar haftada bir ya da iki kez paylaşım yapıyorlar. İçerikleri kaliteli olduğunda, zaten sıralamada öne çıkıyorlar.

 

  1. Tanıtım

İçeriğinizi paylaşmak bir başlangıçtır. Tanıtım ancak siz durduğunuzda sona erer. Diğer bloggerlara ulaşın ve onlara içeriğinizi gösterin. Konunuzla ilgili soru soran insanlar bulun ve onlarla içeriğinizi paylaşın. Dikkatleri sayfanıza çekecek reklamlar için ödeme yapın. Her içerik kendisini evinde hissedeceği bir platform aramaktadır. Sizin göreviniz de onu ait olduğu yere ulaştırmaktır. Her içerik tamamen başarılı olacak diye bir kural yok. Her yazdığınızla Google birinci sayfada yer bulamayabilirsiniz. Sabırla denemeye devam ederseniz içerik metinleriniz en azından keşfedilir bir hale gelebilecektir.

 

Kaynak: https://entrepreneur.com

RSS abonesi olun
Etkinliklerimizden haberdar olun
YouTube kanalımıza abone olun
Pinterest\\\
fb-share-icon
LinkedIn\\\
Share
Instagram\\\
Bizi Telegram kanalımızdan izleyin