Yapay zeka çağında fikir liderliği kontrol edenlerin değil bağlantı kuranların olacak

Benzer fikirleri, yeni trendleri ve iş dünyasında bizi nelerin beklediğini öngörmeye çalıştığımız konuları tartışmak üzere düzenli olarak bir grup deneyimli profesyonelle bir araya geliyorum. Bu buluşmalardan elde ettiğimiz iç görüler ve öğrenimler paha biçilemez. Ancak asıl sihir fikirlerde değil. Paylaşılan hikayelerde, derin ilişkilerde ve yıllar içinde gelişen dostluklarda yatıyor.

Toplantı moderatörümüz şöyle demeyi seviyor: “Bu networking değil; bu bir topluluk olma hali.” Ve açıkçası, bu da bu tartışmaları diğerlerinden ayıran şey. Sadece teorileri ortaya atmakla kalmıyoruz (birbirimizi zorlamaya, bakış açılarını keskinleştirmeye ve geleceğin tahmin ettiğimizden çok daha garip olabileceğini fark etmeye çalışıyoruz). Yakın zamanda şu büyük soruyu tartıştık ve oldukça ilgi çekici konuşmalara yol açtı: “Yapay zeka liderliği nasıl yeniden şekillendirecek?” Bu konuyu her açıdan ele aldık: politik liderlikten kurumsal liderliğe, küçük gruplar ve topluluk içindeki liderliğe kadar.

Ancak konuşma ilerledikçe fark ettik ki bu soru, geleneksel liderlik rollerinin ötesine uzanıyor. Aynı zamanda pazarlamada çokça konuşulan bir konuyla da kesişiyor: fikir liderliği içerikleri. Yapay zeka, insanların nasıl etkilediğini, ilham verdiğini ve iletişim kurduğunu dönüştürüyor. Bu yazıda ve aşağıdaki detaylı videoda, bu değişimin liderlik doğası ve fikir liderliği içeriği üzerindeki etkilerine dair tartışmadan edindiğim içgörüleri paylaşıyorum.

Herkes her şeyi biliyorsa ne olur

Yüzyıllar boyunca liderlik iki temel avantaja dayanıyordu:

• Bilgi asimetrisi

• Vizyoner bir anlatıyı şekillendirme ve ifade edebilme yetisi, insanları peşinden sürükleyen güçlü bir hikâye anlatımı

İster iş dünyasında, ister siyasette, ister savaşta olsun, liderlik yapanlar genellikle başkalarının sahip olmadığı bilgilere sahip oldukları için öne geçtiler. Daha keskin iç görüler ve özel bilgiler, güç için fırsatlar yarattı. Liderlik; diğerlerinden daha fazlasını bilmeye ve bu bilgiyi etkileyici bir hikâyeye dönüştürmeye dayanıyordu.

Fikir liderliği ise özellikle bu bilgi asimetrisinden besleniyordu. Az kişinin bildiği şeyleri alıp erişilebilir, ikna edici argümanlara dönüştürerek insanları eğitmek, etkilemek ve onları ortak bir hedefe (dürüst olmak gerekirse, çoğu zaman bir ürün ya da hizmetin satışına) yönlendirmekti. Ancak bu bilgi asimetrisi avantajı, yapay zekanın oyunu eşitlemesiyle hızla ortadan kalkıyor.

Yapay zeka, insanların işleyebileceğinden çok daha fazla veriyi anında toplayıp analiz edebiliyorsa, artık bilgi ne ayrıcalıklı ne de ulaşılması zor bir kaynak. Bu da şu anlama geliyor: Bilgiye ve iç görülere erişim artık bir ayırt edici unsur değil. Liderleri takipçilerden ayıran “görülmeyeni görebilme” becerisi ortadan kalkıyor.

Herkes aynı iç görülere ulaşabiliyorsa geriye ne kalıyor

Yapay zeka destekli bilgiye evrensel erişim, iki çelişkili sonuca yol açabilir:

1. Daha fazla fikir birliği: Herkes aynı güvenilir bilgilere erişirse, insanlar ortak gerçeklerde buluşabilir ve kararlar akıl ile delile dayanabilir. Ancak bu, güvenilir kaynaklarla yanıltıcı olanları ayırt edebilen eleştirel düşünceli bir toplum gerektirir.

2. Gerçek ötesi kutuplaşma: Bilgi seli altında boğulan bireyler, kendi inançlarını destekleyen verileri seçip ayıklayabilir. Böylece “gerçek” herkesin kendi tarafınca sahiplenilen, tartışmalı bir hale gelir. En yüksek sesli ya da en etkileyici olan kazanır.

Şu anki eğilim, ikinci olasılığı doğruluyor. Bugün bir odadaki en bilgili kişi değil, en yüksek sesle konuşan ya da en sansasyonel fikri sunan kişi dikkat çekiyor.

Yapay zeka ile şekillenen liderliğin paradoksu

Yapay zeka sadece karar alma süreçlerini değiştirmeyecek — liderliğin ne gerektirdiğini de dönüştürecek. Liderlik her zaman bilgiye erişimle ilgili değildi. Aynı zamanda ikna gücü, hikâye anlatımı ve karizma ile insanları ortak bir vizyona yönlendirmekle ilgiliydi. Bilgiye dayalı birçok meslekte insan gücünün azaldığını görüyoruz. Yapay zeka, fikir liderliği içeriklerini üretip yönetim kararlarını sorgulanmadan uygulayabilecekse, liderlik artık insanları ilhamla harekete geçirmek değil, sadece doğru kararlar almak anlamına mı gelecek? Ancak insan müdahalesi olmadan alınan kararlar geri bildirimden, sorgulamadan ve testten yoksun kalır. Bu da hataların ve kör noktaların çoğalmasına sebep olabilir.

Bu durum, ilginç bir liderlik paradoksu yaratıyor:

• Düşük egolu, yüksek analitik yetenekli liderlerin yükselişi: Karizma veya duygusal hitabet değil; bilgelik, etik ve sezgi öne çıkabilir. Bu liderler etkileyici oldukları için değil, doğru kararlar alabildikleri için başarılı olur.

• Daha derin insani, duygusal liderlere duyulan artan ihtiyaç: Yapay zekânın soğuk ve klinik karar alma mekanizmalarına karşı insanlar duygusal bağ kurabilecekleri, “insan gibi” liderler arzulayabilir. Veriye değil, liderin niyetine güvenmek daha değerli hale gelir.

Belki de asıl mesele bu iki uç arasında denge kurabilmekte: Soğukkanlı sezgi ile derin bağ kuran insanlık arasındaki çizgide yürüyebilmek.

Fikir liderliğinin geleceği: ne yapmalı?

Yapay zeka, bilgiye erişimi demokratikleştirdi. Artık fikir liderliği sadece özgün içgörülerle değil, güven inşa eden ve anlam yaratan özgün bakış açılarıyla ilerlemek zorunda.

Güncel kalmak isteyen fikir liderleri üç temel alanda dönüşüm geçirmeli:

1. Salt bilgi sunmayı bırak, anlam üretmeye odaklan.
   Yapay zekâ veri üretebilir ama anlam yaratamaz. Gerçek liderlik, bilgiyi herkes için anlamlı hale getirmekte yatar. Ortak anlayışlar yaratmak, güven, uyum ve harekete geçiş sağlamak liderin görevidir.

2. Hikayeye duyulan güven, anlatıcıya olan güvenle başlar.
   John Maxwell şöyle der: “İnsanlar önce lidere inanır, sonra vizyona.” Eğer kitle anlatıcınıza güvenmiyorsa, hikâyeniz etkisiz kalır. Liderin içtenliği, yaşanmışlığı ve bütünlüğü, mesajın gücünü belirler.

3. Etkileşimli ve topluluk odaklı içerikler üret.
   Yeni fikir liderliği anlayışı sadece dikkat çekmekle değil, bağ kurmakla ilgilidir. Trafik değil etkileşim, viral olmak değil sadakat. İç görüler yaymak yerine fikirlerin birlikte evrileceği alanlar yaratmak gerekir.

Yeni liderlik avantajı: bilgi değil, ilişki asimetrisi

Yapay zeka uygulama süreçlerini kolaylaştırırken, liderlerin değerini gösterdikleri anları (tartışma, ikna ve dirençle başa çıkma becerilerini) da ortadan kaldırıyor. Bu da liderliği, tek başına stratejist olan kişiden, etik bir dayanak noktası olan kişiye dönüştürüyor. Kurumları ya da toplulukları birlikte tutan bağ kurucu figürlere ihtiyaç doğuyor.

Gelecekte sürdürülebilir liderlik artık bilgi üstünlüğüne değil,   ilişki üstünlüğüne dayanacak. Lider, yalnızca fikir sunan değil; o fikirleri anlamlandıran, güvenle inşa eden ve özgün topluluklar içinde yankı bulan kişi olacak. Artık liderlik, sadece yolu görmekle ilgili değil. Yolculuğu anlamlı kılmakla ilgili.

Kaynak: https://contentmarketinginstitute.com

Facebook\\\\\\\'ta paylas

Tweetle