Bir işe başvurmak, giderek daha fazla yapay zeka destekli aday takip sistemlerine (ATS) bağlı hale gelen bir süreci yönetmeyi gerektirir. Bu sistemler, nitelikli adayları filtrelemek için kullanılır. Ardından, başvurunuzun işe alım yöneticilerinin dikkatini çekmesi gerekir. Ve eğer bu aşamaya kadar gelebildiyseniz, görüşmede başarılı olmalı ve takip sürecini iyi yöneterek kısa listeye kalmalısınız.
Franchise markaları için dijital pazarlama hizmeti sunan Local seo help ajansının kurucusu Lonnie Jones: Bu ortamda, her başvuruyu özel bir kampanya gibi ele alan ve hem botlara hem de insanlara hitap edecek şekilde kendini net bir şekilde konumlandıran pazarlama ve içerik profesyonelleri işe alınıyor.
İş arayanlara yardımcı olmak adına, işe alım sürecinin perde arkasına geçerek yeni çalışanlar arayan deneyimli pazarlamacılardan tavsiyeler aldık:
Bir anahtar kelime stratejiniz olsun
İş arayışınıza ne kadar süre önce başladığınıza bağlı olarak, al destekli ATS’lerin yaygınlığını henüz deneyimlememiş olabilirsiniz. Güncel araştırmalara göre, büyük ölçekli şirketlerin %70’i ve küçük-orta ölçekli işletmelerin %20’si ATS kullanıyor.
Yani 2025 yılında, özgeçmişinizin kelimelerine ve yapısına çok daha fazla dikkat etmeniz gerekiyor. EDCO Awards & Specialties şirketinin sahibi ve başkan yardımcısı Mike Szczesny, iki önemli ipucu veriyor:
İş tanımıyla eşleşin: Özgeçmişinizi, iş ilanındaki yetkinlikleri yansıtan anahtar kelimelerle özelleştirin (örneğin seo, Google analytics, adobe suite). Sektöre özgü ifadeleri de mutlaka kullanın.
Karmaşık formatlardan kaçının: Grafikler, tablolar veya görseller kullanmayın. Ats dostu .docx veya Ocr (optik karakter tanıma) uyumlu PDF formatları tercih edin.
Aday takip sistemleri anahtar kelimeleri kullanan tek platform değil. Marketri adlı stratejik pazarlama ve dış kaynaklı CMO firmasında kıdemli pazarlama başkan yardımcısı olan Trisha Gallagher, kendi ekiplerinin linkedIn recruiter aracına çok güvendiğini belirtiyor. “Eğer bir şirket sürekli olarak HubSpot, Semrush, Webflow, GA4 gibi araçlardan bahsediyorsa ve siz bu araçlarda deneyimliyseniz, bunları özgeçmişinize ve LinkedIn profilinize eklemelisiniz,” diyor Trisha.
Elbette bu, görsel açıdan hoş bir portföy ya da özgeçmiş hazırlamamanız gerektiği anlamına gelmiyor. Datos adlı global veri analiz şirketinde içerik yöneticisi olan Teresa Lee şöyle söylüyor: “Eğer özgeçmiş estetik değilse, düzgün boşluklandırılmamışsa ya da iyi yazılmamış ve öz değilse, direkt olarak çöpe atıyorum. İçeriğin ne kadar iyi olduğu önemli değil, okunması zorsa işim olmaz.”
Yapay zekayı oyuna dahil edin
Başvurunuzu ATS’nin fark etmesini sağlamak için yapay zeka sistemine göre oynamanız gerektiği gibi, içerik ve pazarlama çalışmalarınızda da yapay zekayı ön plana çıkarmanız gerekiyor.
RiseOpp adlı dış kaynaklı cmo ve seo hizmetleri şirketinin kurucusu ve başkanı Kaveh Vahdat şöyle diyor: “Adayların chatgpt, claude ve grammarly gibi AI araçlarını nasıl kullandığına çok dikkat ediyorum.”
Ancak bu araçların adını sadece listelemek yetmez. Bunları daha hızlı çalışmak, daha zeki içerikler üretmek veya verimli şekilde ölçeklenmek için nasıl kullandığınızı anlatmalısınız. Kaveh’in ifadesiyle: “Bu, sadece teknolojiye ilgi duymak değil; operasyonel düşünme becerisine sahip olmak demektir.”
Hubstaff adlı zaman takibi ve iş gücü yönetimi aracı şirketinin kıdemli pazarlama başkan yardımcısı Alex Schutte ise adayların içerik üretim sürecinde Grammarly ve SurferSEO gibi yapay zeka araçlarını kullanmaktan heyecan duymalarını görmek istiyor.
Trisha, kendi ajanslarının da AI konusunda meraklı ve aktif şekilde kullanan adayları tercih ettiğini söylüyor: “Artık verimlilik, uyum sağlama becerisi ve yaratıcılık bir arada olmalı. Eğer portföyünüz, özgeçmişiniz veya mülakatlarınız yeni araçları ve yaklaşımları araştırdığınızı göstermiyorsa, geride kalmış gibi görünürsünüz.”
Huntr adlı yapay zeka destekli özgeçmiş oluşturma ve iş arama platformunun ortaklıklar ve operasyonlar sorumlusu Sam Wright da aynı fikirde: “İçerik pazarlama, büyük dil modellerinin yükselişinden en çok etkilenen sektörlerden biri. Bu değişimi benimsemek en doğrusu. Ancak aynı zamanda ‘insan denetiminde yapay zeka’ yaklaşımını savunmak da gerekir. AI çıktısını nasıl yönettiğinizin etkinliğine odaklanın,” diyor.
Etkileyici bir hikaye anlatın
Planable adlı sosyal medya yönetim platformunun Pazarlama Direktörü Miruna Dragomir, hem mevcut şirketinde hem de daha önce Oracle ve Uber’de işe alım süreçlerinde görev almıştır. Günümüz iş piyasasında başarılı olmak; pozisyon seviyesinden bağımsız olarak özgül, ölçülebilir ve proaktif olmaya bağlı, diyor. Başvuru materyallerinizin, sorun–çözüm–sonuç formatında kurgulanmış bir hikâye yapısında olması gerektiğini vurguluyor.
İpucu 1:
Kariyerinin başındaki adaylar yalnızca becerilerini listelemekle yetinmemeli. Stajlarınız, kişisel projeleriniz veya yer aldığınız kampanyalarda ne gibi somut etkiler yarattığınızı detaylandırın.
İpucu 2:
Deneyimli profesyoneller ise her şeyi sıralamaktan kaçınmalı; başvurdukları pozisyonla doğrudan ilgili deneyimlere odaklanmalıdır. Profesyonel hikâyenizi, başvurduğunuz şirketin özel gereksinimlerine göre uyarlayın, diyor Dragomir. ATS anahtar kelimeleri ayıklayacaktır ama insan kaynakları uzmanları, başvurunuzun stratejik değerini değerlendirecektir.
İçeriği bir iş değeri olarak anlatın
Kaveh Vahdat, içerik üreten adayların içerikleri bir iş değeri olarak değerlendirmesini istiyor. Bunun için şunlara dikkat etmenizi öneriyor:
İçeriğin, hedef kitle büyümesine, potansiyel müşteri yaratımına, gelire ya da diğer performans metriklerine nasıl katkı sağladığını açıklayın.
Organik olarak büyüttüğünüz dijital kanallardan bahsedin.
İçeriğin, nasıl sürdürülebilir bir büyüme motoru hâline gelebileceğine dair fikirler sunun.
Kadeh Vahdet: işe yarayan içerik; tutarlı, stratejik ve ölçülebilir olandır. Bunu kavrayan adaylar zaten diğerlerinden ayrışır.
Huntr’da ortaklıklar ve operasyonlardan sorumlu yönetici olan Sam Wright, özgeçmişin üst kısmında en iyi istatistik ve başarıların yer alması gerektiğini söylüyor. Yakın zamanda içerik pazarlama lideri ararken, adayların portföylerini ya da yazı örneklerini şirkete ne kadar iyi uyarladıklarına özellikle dikkat ettiğini paylaşıyor: Sam Wright: “Genel, herkese gönderilen başvurular ilk turu bile geçemedi.
Trisha da aynı fikirde: Biri zaman ayırıp konuyu markayla ilişkilendirmiş mi, yoksa sadece ‘en iyi işlerim’ şovu mu yapmış, bunu hemen anlayabiliyoruz,” diyor. Başvurunuz hikâyenizi etkili biçimde anlattıktan sonra, artık o özgeçmişin ardındaki yüz olan siz, mülakat için hazır olmalısınız. Yalnızca özgeçmişinizi tekrarlamayı planlamayın. Local seo help’ten Lonnie Jones şöyle diyor: Yeni bir projeye nasıl yaklaşıyorsunuz? Hangi görevleri nasıl önceliklendiriyorsunuz? Stratejiler işe yaramadığında nasıl uyum sağlıyorsunuz? Bu düşünce süreçlerinizi anlatmaya hazır olun.”
Unutmayın, mülakatlar çift yönlü bir süreçtir. Datos’tan Teresa Lee şöyle diyor: “Görüşmecinize ilgi gösterin, rollerini ve nelerle ilgilendiklerini sorun. Bağ kurmazsanız, akılda da kalmazsınız.”
Hubstaff’tan Alex Schutte, mülakat sırasında sorular soran adayların büyük resmi gördüğünü fark ettiğini söylüyor: “Tüm ekip üyelerimiz şirketin büyümesinde rol oynuyor. Ben de şirket hedeflerimizi merak eden ve bu hedeflere nasıl katkı sağlayabileceğini sorgulayan adayları arıyordum.”
Görüşme sonrasında da hikayenizi sürdürün
Görüşmeden sonra hikâyenizi devam ettirin. Görüşmeye dair bir detaya atıfta bulunan kısa bir not veya kısa bir video gönderin. Bu, süreci kişiselleştirir.
İşe alınmak için pazarlama avantajınızı kullanın
İş arama sürecinde bir pazarlamacı gibi düşünmek, süreci mutlaka kolaylaştırmaz ama kesinlikle daha etkili kılar.
Anahtar kelimeler kullanın, kişiselleştirme yapın, AI’ın gerçek değerini gösterin, etkinizi detaylandırın ve insani bakış açınızı ifade edin. Şu an muhtemelen şöyle düşünüyorsunuz: “Ama bu çok bariz, bütün pazarlama işi arayanlar bunu yapar.” Güvenin bana, yapmıyorlar. Yıllar içinde ne kadar kötü yazılmış ön yazı gördüğümü anlatamam — hem de yazarlık işi arayanlardan. Lonnie şöyle diyor: “Pazarlama ve içerik uzmanları için mevcut iş piyasası rekabetçi ama doğru stratejiyle kazanılabilir. Yetenekli olmak yetmez — bu yeteneği, sistemlere ve insanlara göre nasıl konumlandıracağınızı bilmelisiniz.”
Kaynak: https://contentmarketinginstitute.com